Kıbrıs

Kıbrıs'la ilgilenmemizin sebepleri şunlardır

1‐ Kıbrıs, Yunanistan'a geçtiği veya Kıbrıs'ta Rum hâkimiyeti altında bir devlet kurulduğu takdirde buradaki 100.000 Türk zamanla dağılıp yok edilecektir. On İki Ada'da ve Batı Trakya'da olduğu gibi.

2‐ Batı kıyılarımıza sokulmuş olup günün birinde mutlaka Türkiye'ye dönmesi gereken eski adalarımızdan sonra bir de güneyimizdeki Kıbrıs'ın Yunanlaşması Türkiye'nin güneyine sokulmuş bir düşman üssü demektir. Gerçi Yunanlılar tek başlarına hiçbir zaman bizim için bir tehlike olamazlarsa da bir ittifak içinde veya Türkiye'nin başka yönlerden saldırıya uğradığı bir anda Kıbrıs, Türkiye aleyhinde tehlikeli bir üs olabilir ve öteki adalar gibi küçük olmadığından bu üssün Türk Hava Kuvvetleri tarafından vurulması hiç de kolay olmaz.

3‐ Yunanistan, Türkiye'nin ebedî ve barışmaz düşmanıdır. Kendimizi boşuna aldatıp Atatürkile Venizelos arasında kurulan dostluktan bahis açmayalım. Onlar geçici siyasî manevralardı. Kıbrıs'ın Yunanistan'a geçmesiyle Yunan maneviyatı Megalo İdea bakımından kuvvetleneceği gibi Türk kamuoyunda da "hükümetlerimiz millî çıkarlarımızı asla koruyamıyor" gibi karamsar bir düşünceye yol açar. Kıbrıs'tan sonra Pontus'a kadar uzanan Yunan emellerine kapı açılmış olur ve devamlı Yunan
başarıları Avrupa'da onlara karşı büyük bir sempati sağlar.

4‐ Kıbrıs asırlarca Türk ülkesi olarak kalmış, bize mal olmuş bir adadır. Hatay nasıl geri alındıysa Kıbrıs da geri alınacaktır. Bugünkü durumda Türk nüfusunun az olması tarihî hakkımızı asla elimizden alamaz. İsrail devleti kurulduğu zaman bugünkü İsrail topraklarındaki Yahudiler yüzde kaç tutuyordu?
Bir millet millî inancı kuvvetli olduktan sonra haklarını geri almasını bilir ve o toprakları yine yüzde yüz kendi milletiyle doldurur.

5‐ Kıbrıs Türkleri yıllarca süren ve cidden kahramanca olan savunmaları ile anavatanla birleşmeye ne kadar liyakatli olduklarını ispat etmişlerdir. Hiçbir kahramanlık mükâfatsız kalamaz.

6‐ Kıbrıs'ın kaptırılması Türkiye'de büyük bir moral çöküntüsü yaratabilir. Türk milletinin bütün parti, zümre ve fertleriyle birleştiği tek mesele Kıbrıs konusudur. Kıbrıs'ın ele geçirilmesi politik alanda birbirinin gözünü oymakla uğraşan Türk milletini bir süre için birleştirerek iç dağılmayı önleyeceği gibi zaferlerin millet ruhiyatına getireceği kuvveti de sağlayarak bizi daha olgun ve makul bir hale getirir.


Türkiye adaya girmemiş olsaydı Kıbrıs büyük olasılıkla Yunanistanla birleşecek, Kıbrıs
Türkler kıyımdan geçirilecek ya da sürgün edilecek ve Yunan askerlerinin rejimi pekişecekti.


Tarihte bugün yani 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Denktaş KKTC kuruluş İlanı deklarasyonu ile KKTC'ni bağımsızlığını ilan etmiştir. KKTC kendi bayrağı ve kendi para birimi Türk Lirası bağımsız yeni bir cumhuriyettir artık. Peki 2018 yılında KKTC tanıyan ülkeler hangileri?

15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş Kuzey Kıbrıs'ın bağımsızlığını açıklamıştır.

Bağımsızlığını ilan ettikten sonra BM Güvenlik konseyi Kuzey Kıbrıs’ın bu kararını kınamıştır.

KKTC bağımsızlığını ilan ettikten sonra Türkiye, Pakistan ve Bangladeş tarafından tanınmıştır.

Daha sonra gelen baskılar üzerine Pakistan ve Bangladeş de bu kararlarından vazgeçmişlerdir.

Türkiye dışında resmen tanıyan yoktur "de facto"(fiili) olarak kabul edenler vardır. Uluslararası toplum tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halen "de jure"(hukuki) olarak Kıbrıs Cumhuriyetine bağlı olarak kabul edilmektedir.

Bazı devletler ve uluslararası kurumlar, KKTC yetkililerini Kıbrıs Türk Toplumu yetkilisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanını ise Kıbrıs Türk Toplumu Lideri olarak anmaktadırlar.

Yakın Doğu Üniversitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat Günsel ile Libya Sağlık Bakanı Dr. Abdal Rahman Ali Al-Kıssa, Libya vatandaşlarının Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi görmelerine yönelik protokole neticesinde, Türkiye'den başka hiçbir devletin resmen tanımadığı KKTC'yi, Libya'nın yeni yönetimi resmen olmasa bile fiilen tanımıştır.

Haydar Aliyev'in Tükiye ve Azebaycan'ı tarif ederken kullandığı "bir millet 2 devlet" tanımlamasındaki kardeş ülkemiz Can Azerbaycan bile maalesef Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini tanımamaktadır.

Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Ali Hasanov, Azerbaycan’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni neden tanımadığını şöyle açıklamıştır:

“Türkiye’nin Kıbrıs’ı tanımamızı beklemeye hakkı var. Biz bunu anlıyoruz. Sanmayın ki Kıbrıs bize göre sizden az önemlidir. Sizin devletinizi yönetenler şunu çok iyi bilirki bugün bir tek Azerbaycan Kuzey Kıbrıs’ı tanırsa, 15 devlet Dağlık-Karabağ tanıyacak. Bunu koyun terazinin gözüne. Türkiye onu istemez.”

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Enver Paşanın Mezarı Nerededir?

Enver Paşa’nın kardeşi Nuri Killigil

Enver Paşa'nın Geliştirdiği Yazı : Huruf-u Munfasıla [ Enveriye]